Online Kimya Özel Dersi Al

ÜCRET

KONU

TARİH

3. Hayatımızda Asitler ve Bazlar

Hayatımızdaki Asitler Bazlar

Hayatımızda, asitler ve bazlar önemli bir yer tutar. Hayatımıza giren asitler ve bazlar arasında, hayatımızı kolaylaştıranlar da vardır, zorlaştıranlar da. Bu derste, bu asit ve bazları tanıyacaksınız.

Hayatımıza Girmiş Bazı Asit ve Bazlar

  • Meyveler, sirke, kezzap, gazlı içecekler, tuz ruhu gibi maddelerin yapısında asitler vardır.
  • Sabun, deterjan, çamaşır suyu, kabartma tozu, lavabo açıcısı, kül gibi maddelerin yapısında baz bulunur.
  • Tütündeki nikotin maddesi bir bazdır.
  • Su ısıtıcılarında ve çaydanlıkta zamanla kireç oluşabilir.
    • Kireç CaCO3 bileşiğidir ve bazik özellik gösterir.
    • Sirke, limon suyu, limon tuzu gibi metale zarar vermeyen asitler ile kaynatıldığında kireç giderilebilir.
  • Paslanmış metallerin pasını gidermek için kullanılan pas çözücüler de HCl gibi asitlerdir.
  • Dişlerimiz ve bütün kemiklerimiz bazik maddelerdir.
  • Ağızımızdan çıkan CO2 gazı asidik bir oksittir.
  • Aspirin, salisilik asitten üretilen bir haptır.
  • C vitamini, askorbik asit adında bir asit bileşiğidir.

Asit ve Bazların Fayda Ve Zararları

  • Asit ve bazlar, yediğimiz gıdaların sindirilmesinde rol oynar.
    • Mesela midemizde HCl (Hidroklorik asit) vardır.
    • Mide öz suyu %0,4 oranında hidroklorik asit (HCl) içerir.
    • Eğer bu salgı fazlalaşırsa midede ülser adı verilen hastalık oluşur.
    • Midemizden bağırsaklara giden besinler orada da bazik bir madde olan pankreas öz suyu ile karşılaşır.
  • Mide yanmalarına karşı kullanılan ilaçlar bazik maddelerdir: Mg(OH)2 ve Al(OH)3 gibi…
  • H2SO4 (sülfürik) asidi:
    • Araba akülerinde elektrik üretimi
    • Gübre üretiminde de kullanılır
    • Kumaşları tahriş eder.
  • Vücuttaki çok önemli olan pH değeri bikarbonat (HCO3 ) iyonu ile kontrol edilir.
  • Folik asit:
    • Tüm hayvan ve bitki dokularında
    • Yeşil yapraklı sebzelerde
    • Biftek
    • Karaciğer
    • Böbrek
    • Hububat
    • Domates
    • Süt ve çilekte bulunmaktadır.
    • Folik asidin eksikliğinde vücudumuzda kansızlık (anemi) oluşur.
  • Benzoik asit:
    • Birçok bitkinin meyvelerinde, yaprak ve kabuklarında bulunur.
    • Gıdalarda mikrobik bozunmayı önlemede kullanılan asitlerden biridir.
    • İlave edildiği gıdaların tadını değiştirir.
    • Meyve suyu, marmelat, reçel, gazlı içecekler, turşu ve ketçap üretiminde kullanılır.
Tehlike İşaretleri (Piktogramları)
Tehlike İşaretleri (Piktogramları)
  • HF (Hidroflorik asit); camı (SiO2) çözer. Porselen kapların yüzeyindeki sır tabakası da bir çeşit cam olduğu için onu da çözer:
    • 6HF + SiO2 → H2SiF6 + 2H2O
    • Bu yüzden, cam veya porselen kaplarda HF asidi saklanmaz.
  • Temizlik maddelerinin aşırı kullanımının şu sakıncaları vardır:
    • Çevre kirliliği
    • Kalp hastalığını
    • Astım hastalığı
    • Diyabet hastalığı
    • Kanser oluşumu
    • Doğal içerikli sabun ve arap sabunu daha sağlıklıdır.
  • Lavabo açıcılar kuvvetli baz (NaOH) içerdiğinden, Zn ve Al metalinden yapılmış tesisat borularına zarar verir.
  • Çamaşır suyu (NaOCl) ve tuz ruhu (HCl) karıştırıldığında, Cl2 gazı oluşur.
    • Cl2 gazı zehirlidir; özellikle solunum yolu hastalıklarına ve ölüme sebep olabilir.
  • Asitler ve bazlar; aşındırıcı, tahriş edici ve toksik (zehirli) olabilirler.

Asit ve Bazlar Tahriş Edici veya Aşındırıcı veya Toksik Olabilir

  • Asidik maddeleri içeren temizleyiciler; temas ettiği dokularda ciddi hasarlara, sindirim sisteminde tahrişlere, göz ve ciltte ciddi yanıklara neden olabilir.
  • Saçlarımızı yıkarken kullandığımız şampuanlar cilt hastalıklarına neden olabilir.
  • Kuvvetli asit ve bazlarla çalışırken:
    • Eldiven kullanılmalı
    • Cilde teması engellenmeli
    • Kullanıldığı ortam havalandırılmalı ve bu ortama bir süre girilmemelidir.
    • Tadına bakılmamalıdır.
    • Temas edildiğinde temas edilen bölge bol su ile yıkanmalıdır.
    • Açığa çıkan gazların solunmaması için çeker ocaklarda (aspiratör altında) çalışılmalıdır.
    • Etkileşip zehirli gaz oluşturabilecek kimyasallar farklı konumlarda saklanmalıdır.

Asit Yağmurları

  • Asit yağmuru demek, yağmurun asitli yağması demektir.
  • Normalde de yağmur suyu zaten asidik bir sudur fakat pH değeri 5,6 civarındadır.
  • Asit yağmurlarının pH değeri ise 4,6’dan düşüktür.
  • Asit yağmurları, doğal bir olay değildir. Okumaya devam edin.

Asit Yağmurlarının Oluşumu

Asit Yağmurları
Asit Yağmurları Sonucu Kuruyan Bir Orman
  • Asit yağmurlarının sebebi, havaya karışan asidik gazlardır.
  • Bu asidik gazlar yağmur suyu ile tepkimeye girerler.
  • Yağmur suyu ile tepkimeye giren asidik gazlar, asitleri oluştururlar.
  • Asidik gazlardan oluşan asitler de yağmur suyuna karışarak yeryüzüne düşer.
  • Bu olaya asit yağmuru denir.

Asit Yağmuruna Sebep Olan Gazlar

  • Asit yağmurlarına sebep olan gazlar, asidik oksitlerdir. Bu oksitler şunlardır:
    • SO2 : Kükürt dioksit
    • CO2 : Karbon dioksit
    • NO2 : Azot dioksit

Asit Yağmuruna Sebep Olan Gazların Kaynağı

Asit yağmuruna sebep olan gazlar, bir çok şekilde oluşabilmektedir. Bu gazları oluşturan olayların başlıcaları şunlardır:

I- Havadaki N2 gazının yanması:

Şimşekler Asit Yağmuru Yapar
Şimşekler Asit Yağmuru Yapar
  • Havadaki N2 gazı, güneş ışığı veya şimşeklerden gelen enerji ile yanarak NO2 gazına dönüşebilmektedir.
    • Bu yanma tepkimesi, diğer yanma tepkimelerinden farklı olarak endotermik bir yanma tepkimesidir:
    • N2(g) + O2(g) + Enerji → NO2(g)

II- Fabrika bacalarından çıkan gazlar:

Fabrika Bacaları Asit Yağmuru Yapar
Fabrika Bacaları Asit Yağmuru Yapar
  • Fabrika bacalarından çıkan duman havaya;
    • NO2
    • SO2
    • CO2 gazları salar.

III- Fosil yakıtlar yandığında:

Fosil Yakıtlar Asit Yağmuru Yapar
Fosil Yakıtlar Asit Yağmuru Yapar
  • Fosil yakıtlar, yer altından çıkarılan ve yakıt olarak kullanılan maddelerdir. Bunlar;
    • benzin
    • mazot
    • LPG gibi petrolden elde edilen bütün yakıtlar,
    • doğal gaz
    • kömürdür.
  • Fosil yakıtların yanması sonucu;
    • NO2
    • SO2
    • CO2 gazları oluşur ve bu gazlar atmosfere karışır.

Asit Yağmuruna Sebep Olan Gazlardan Asit Oluşumu

  • Asit yağmuruna sebep olan gazlar, yağmur suyu ile tepkimeye girerek aşağıdaki asit bileşiklerini oluştururlar.
  • Bu bileşikleri oluşturan tepkimeler şöyle gerçekleşir:
    • NO2(suda) + H2O(s) → HNO3(suda)
    • CO2(suda) + H2O(s) → H2CO3(suda)
    • SO3(suda) + H2O(s) → H2SO4(suda)

Asit Yağmurlarının Zararları

Asit yağmurlarının çevremize bir çok zararı vardır. Bunların başlıcaları şunlardır:

– Gölleri ve akarsuları asidik yapar:

Asit Yağmurları Canlılara Zarar Verir
Asit Yağmurları Canlılara Zarar Verir
  • Asit yağmurlarının en fazla etkilediği yerler göller ve akarsulardır.
  • Asit yağmurları suları asidik yaparak suyun toksik (zehirli) hâle gelmesine neden olur.
  • Suların asitliği arttıkça dere ve göllerdeki su canlılarının yaşamı tehlikeye girer.
  • Zaman zaman kıyılarda toplu balık ölümleri görülmesinin bir nedeni de budur.
  • Su altında yaşayan türler de besin zinciri boyunca asit yağmurlarından etkilenir.

– Bitkilere zarar verir:

Asit Yağmurları
Asit Yağmurları Bitkilere Zarar Verir
  • Asit yağmuru, topraktaki besin maddelerini ve yararlı mineralleri çözer; ağaç ve bitkiler büyümek için gerekli besini alamaz.
  • Asit yağmurları doğrudan ağaçları öldürmez. Yapraklara zarar vererek ağaçları zayıflatır.
  • Yeşil ve sağlıklı olan yapraklar veya iğne yapraklar dökülür.
  • Asit yağışlarından en çok yükseklerdeki ormanlar etkilenir.
  • Ağacın yaprakları zarar gördüğünde ve zayıfladığında onlara zarar veren hastalık ve böceklerden daha fazla etkilenir.

– Tarihi eserlere ve binalara zarar verir:

Asit Yağmurları Tarihi Eserlere Zarar Verir
Asit Yağmurları Tarihi Eserlere Zarar Verir
  • Tarihi eserlerin, heykellerin ve binaların çoğu kireç taşı ve mermerden yapılmıştır.
  • Kireç taşı ve mermerde bulunan kalsiyum karbonat (CaCO3), asitlerle çözünen ancak suda çözünmeyen bir katıdır.
  • Bu yüzden asit yağmurları kireç taşı ve mermerden yapılmış bütün yapıları aşındırır.
  • Asit yağmurlarının tarihi eserler ve binalar üzerindeki etkileri, çoğunlukla, ince ayrıntıların kaybolması şeklindedir.

– İnsan sağlığını olumsuz etkiler:

Asit Yağmurları Solunum Sistemine Zarar Verir
Asit Yağmurları Solunum Sistemine Zarar Verir
  • Asit yağmurlarının insan sağlığına olumsuz etkisi vardır.
  • Asit yağmurları havada partiküller oluşturur.
  • Oluşan bu partiküller solunum problemlerine yol açarak nefes almayı zorlaştırır, çeşitli solunum yolu hastalıklarına, nefes darlığına ve akciğer kanserine neden olabilir.

Asit Yağmurlarının Oluşumunu Engellemek İçin Yapabileceklerimiz

  • Sanayide ve evlerde; kömür yerine;
    • doğal gaz
    • güneş
    • rüzgâr
    • dalga enerjisi ve
    • jeotermal enerji gibi çevreci enerjiler tercih edilmelidir.
  • Orman yangınlarını önlemek için gerekli tedbirler alınmalı ve yeşil alanlar artırılmalıdır.
  • Toplu taşımaya önem verilmelidir.
  • Bacalar her yıl temizlenmelidir.
  • Havayı kirleten, kalorisi düşük kömür kullanımı engellenmelidir.
  • Sanayi tesislerinde ve elektrik üreten tesislerde bacalara filtre takılmalıdır.
  • Taşıt egzozlarında katalitik dönüştürücüler kullanılmalıdır.

Konu Özeti

Hayatımızda Asitler ve Bazlar dersinin özeti şöyledir:

Asit ve Bazların Fayda Ve Zararları

  • Meyve ve sebzelerin bir çoğu asit ve bazlar içerir. Elmada malik asit, üzümde tartarik asit, limonda sitrik asit, çilekte folik asit vardır. Meyvelerin ekşi tadı da bu meyve asitlerinden gelir.
  • Asit ve bazlar, yediğimiz gıdaların sindirilmesinde rol oynar. Mesela midemizde HCl (Hidroklorik asit) vardır. Pankreas öz suyu baziktir.
  • Bir çok ilaç asit ve baz bileşikleri içerir. Mesela; mide yanmalarına karşı kullanılan ilaçlar bazik maddelerdir. Aspirin, salisilik asitten üretilen bir haptır. C vitamini, askorbik asit adında bir asit bileşiğidir.
  • Araba akülerinde elektrik üretimi, sülfürik asit sayesinde gerçekleşir. Sülfürik asit, zaç yağı da denilen ve formülü H2SO4 olan kuvvetli bir asittir. Gübre üretiminde de kullanılır. Kumaşları tahriş eder.
  • Karınca salgısında ve ısırgan otunun yapısında bulunan formik asit; bakteri, küf ve mayalara etki eder. Bu nedenle gıda endüstrisinde mikrobik bozunmayı engellemek amacıyla gıda koruyucusu olarak kullanılır.
  • Folik asit; tüm hayvan ve bitki dokularında, yeşil yapraklı sebzelerde, biftek, karaciğer, böbrek, hububat, domates, süt ve çilekte bulunmaktadır. Folik asidin eksikliğinde vücudumuzda kansızlık (anemi) oluşur.
  • Birçok bitkinin meyvelerinde, yaprak ve kabuklarında bulunan benzoik asit de gıdalarda mikrobik bozunmayı önlemede kullanılan asitlerden biridir.
  • Temizlikte kullandığımız kireç çözücüler ve tuvalet temizleyicilerin üretiminde asidik özellikteki maddeler kullanılır.
  • Lavabo açıcısı ve yağ çözücüler, bazik özellikte maddeler içerir. Lavabo açıcısı olarak kullanılan madde genellikle NaOH (Kostik veya sodyum hidroksit) bazıdır. Kostik, lavaboların tıkanmasına sebep olan saçları aşındırır.
  • Çaydanlık, su ısıtıcı gibi mutfak gereçlerindeki kireci gidermek için kireç sökücüler değil, sirke veya limon kullanmak daha doğrudur.
  • Evlerimizde kullandığımız birçok temizlik maddesi; asit ve bazların sulu çözeltileri olduğundan aşırı miktarda kullanılmalarının sağlık açısından olduğu kadar tesisat ve çevre açısından da sakıncaları bulunmaktadır.
  • Asitler ve bazlar; aşındırıcı, tahriş edici ve toksik (zehirli) olabilirler.
  • Asitler ve kuvvetli bazlar özellikle aktif metallerin aşınmasını sebep olur. Bu yüzden, metalden yapılmış tesisat borularına zarar verirler.
  • Tüm temizlik ve kişisel bakım ürünlerinin aşırı miktarda ve sıkça kullanımı, hem sağlığımızı bozması hem de çevre kirliliğine sebep olması açısından sakıncalıdır. Saçlarımızı yıkarken kullandığımız şampuanlar cilt hastalıklarına neden olabilir.

Asit ve Bazlarla Çalışırken Nelere Dikkat Edilmelidir?

  • Evlerde, tuz ruhu ve çamaşır suyu aynı anda kullanılmamalıdır. Bu ikisinin birlikte kullanılması ile Cl2 (klor) gazı oluşur. Bu gaz toksik yani zehirlidir.
  • Asit ve baz kaplarının üzerindeki tehlike işaretlerine dikkat edilmeli ve bu işaretlerin gerekleri yerine getirilmelidir.
  • Kireç ve pas çözücüler fosforik asit ve sülfürik asit gibi asitlerin sulu çözeltileridir. Bu kimyasallar kullanılırken gerekli sağlık ve güvenlik tedbirleri alınmalıdır: Eldiven kullanılmalı, cilde teması engellenmeli, kullanıldığı ortam havalandırılmalı ve bu ortama bir süre girilmemelidir.
  • Laboratuvarda bulunan hiç bir asit ve bazın tadına bakılmamalıdır. Kimyasal maddeleri tanımak için tadına bakmak, ölümcül sonuçlar doğurabilir.
  • Asit ya da bazlara temas edildiğinde temas edilen bölge bol su ile yıkanmalıdır.
  • Asidik ya da bazik madde buharlarının solunması insan sağlığı açısından oldukça zararlıdır. Bu nedenle bu maddelerin bulunduğu ortamlarda çalışılırken ortam sık sık havalandırılmalıdır. Laboratuvarda asit ve bazlarla deney yaparken açığa çıkan gazların solunmaması için çeker ocaklarda (aspiratör altında) çalışılmalıdır.
  • Asit ve bazların zararlı etkilerinden korunmak için depolama ve taşıma sırasında da bazı önlemler alınmalıdır. Daha önce öğrendiğiniz gibi asitler birçok metalle tepkime verir. Bu nedenle asitler, metal kaplarda saklanmamalıdır. Cam ve plastik şişeler en uygun saklama kaplarıdır.
  • Asit ve bazlar birbirleriyle tepkime verdiği için bir arada taşınıp depolanmamalıdır. Asitler kendileriyle etkileşip zehirli gaz oluşturabilecek kimyasallardan farklı konumlarda saklanmalıdır.
  • HF asidi (Hidroflorik asit); camı çözer yani yanlış bir tabir de olsa eritir. Bu nedenle bu asit, cam kaplarda saklanmaz. HF; bu özelliği nedeniyle, cam işlemeciliğinde kullanılır.
  • Birçok asit, nem çekici özelliğe sahiptir. Bu nedenle asitler güneş ışığından uzak, kuru ve serin yerlerde depolanmalıdır.

Asit Yağmurları

  • Havadaki asidik gazlardan oluşan asitler, yağmur suyuna karışarak yeryüzüne düşer. Bu olaya asit yağmuru denir.
  • Asit yağmurlarının pH değeri ise 4,6’dan daha düşüktür. Asit yağmurları, doğal bir olay değildir.
  • Asit yağmurlarına sebep olan gazlar şunlardır:
    • SO2 : Kükürt dioksit
    • CO2 : Karbon dioksit
    • NO2 : Azot dioksit
  • Asit yağmurlarına sebep olan bu gazlar şöyle oluşur:
    • Havadaki N2 gazı, güneş ışığı veya şimşeklerden gelen enerji ile yanarak NO2 gazına dönüşebilmektedir. 
    • Fabrika bacalarından çıkan duman havaya; NO2, SO2 ve CO2 gazları salar.
    • Fosil yakıtlar yandığında; NO2, SO2 ve CO2 gazları oluşur.

Asit Yağmurlarının Zararları

  • Asit yağmurlarının en fazla etkilediği yerler göller ve akarsulardır. Asit yağmurları suları asidik yaparak suyun toksik hâle gelmesine neden olur.
  • Asit yağmurları doğrudan ağaçları öldürmez. Yapraklara zarar vererek ağaçları zayıflatır. Yeşil ve sağlıklı olan yapraklar veya iğne yapraklar dökülür.
  • Asit yağmurları kireç taşı ve mermerden yapılmış bütün yapıları aşındırır. Çünkü bu maddeler baziktir.
  • Asit yağmurları; çeşitli solunum yolu hastalıklarına, nefes darlığına ve akciğer kanserine neden olabilir.

Asit Yağmurlarının Oluşumunu Engellemek İçin Yapabileceklerimiz

  • Sanayide ve evlerde; kömür yerine doğal gaz, güneş, rüzgâr, dalga enerjisi ve jeotermal enerji gibi çevreci enerjiler tercih edilmelidir.
  • Orman yangınlarını önlemek için gerekli tedbirler alınmalı ve yeşil alanlar artırılmalıdır.
  • Toplu taşımaya önem verilmelidir.
  • Bacalar her yıl temizlenmelidir.
  • Havayı kirleten, kalorisi düşük kömür kullanımı engellenmelidir.
  • Sanayi tesislerinde ve elektrik üreten tesislerde bacalara filtre takılmalıdır.
  • Taşıt egzozlarında katalitik dönüştürücüler kullanılmalıdır.

DERSİN SONU

Kimya Özel Dersi Al

Yorum yaparak bize destek olabilirsiniz.

1 yorum: “3. Hayatımızda Asitler ve Bazlar”

Bir cevap yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu kadar HTML serbest:

<a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>